30 Kasım 2007

BU CENNETE SAHİP ÇIKALIM

---------------------------------------------------------------------------------------------------------
Sürgücü Beldemiz bir cennet, ama ne yazık ki bu cennet ilgisizlikten ve bakımsızlıktan yok olma tehlikesiyle yüz yüze. Sürgücünün halledilmesi gereken birçok sorunları var, ama bu sorunları dile getiren ve çözüm arayan kimse yok. Kaç yıldır bu sorunların benim dışımda başka biri tarafından dile getirilmesini bekledim ama nafile. Ne zamandır bu sorunları, yazayım mı yazmayayım mı diye düşünüyorum.
Sizleri bilemem ama yazdıklarım bana bile çok sıkıcı geliyor. Çünkü hep sitem var hep şikâyet var duyarsızlığa karşı. Sözde zenginlerimiz, mangalda kül bırakmayan sözde siyasetçilerimiz, aydınlarımız, bilgelerimiz neredesiniz diye insanın sorası geliyor. Bu platform Sürgücülüler ve Sürgücü için bir şeyler yapılma adına oluşturuldu. Ancak o sözünü ettiğim insanlar bırak destek sunmayı bu sitenin varlığını dahi görmemezlikten geliyorlar. Çünkü Sürgücünün tanıtımı ve o eski köhne kabuğundan çıkıp modernleşmesi 3 kuruşluk menfaatlerinin zarar görmesinden korkuyorlar. O nedenle sitemizi görmemezlikten gelmekle kendince haklılar.

Sürgücü de eskiden beri var olan ve yakın zamanda had safhaya ulaşan tam bir doğa katliamı yaşanmaktadır. Kısaca özetlemek gerekirse (İleride daha başka bir başlık altında ayrıntılı olarak işleyeceğim) benim çocukluğumun geçtiği bu cennet köşelerindeki dere ve göletlerde bilinçsiz avlanma nedeniyle balık türleri yok oldu. Şu anda büyük göletlerde dahi balık göremiyorum. Yıllardır jeneratörle yapılan elektroşokla tüm balık türleri ve ekosistemdeki diğer canlılar yok edildi. İddialara göre göllere zehir atılıp balık avlanmaya çalışıldı. Diğer bir tehlike ise Sürgücüde adım başı sondajlama ile su çekilmesinden dolayı yeraltı sularının yön değiştirmesi ve arazilerde oluşan kuraklık tehlikesi. Bu bilinçsiz girişimlerden dolay Sürgücünün dere ve çeşmelerinde sularda % 50 oranında azalma oldu. Diğer bir tehlike ise Sürgücü den Çınarönü, İşgören ve Kırkdirek köyü üzerinden Dicle nehrine akan Sürgücü deresinde yakında baş gösterecek olan çevre kirliliği. Sürgücüde evlere su dağıtılmasıyla günlük su tüketimini artacaktır. Hiçbir arıtma sitemi kurulmadan yönü dereye doğru çevirilen kanalizasyonun dereyi kirleteceği ve büyük doğa tahribatına yol açması beni çok endişelendiriyor. Yetkililerden acilen bu soruna önlem alınmasını istiyorum. Benim çocukluğumun ve en güzel hayallerimin geçtiği bu cennet köşelerini yok etmeye ve doğal alanların çölleştirmeye kimsenin hakkı yoktur. Sürgücü de ve metropollerde yaşayan herkese sesleniyorum, sesimi duyun ve Sürgücüye sahip çıkın.
Çünkü başka Sürgücü yok.
Şimdi Sürgücünün sorunları derken belki bir çoğunuz hangi sorunlar diye kendi kendinize sormuşsunuzdur. Aslında www.surgucum.com un ana şemasına veya omurgasına bakarsanız ne tür sorunları olduğunu anlarsınız. Ama gene de ben söyleyeyim. Bu web sitesini yeni yeni kurarken Sürgücünün sorunları kafamda bir düğüm halinde belirginleşmişti. Ama hangi soruna öncelik vermem gerekiyordu, işte karar vermek çok zordu. Sorunlar çoktu ve hepsinin ayrı ayrı önceliği vardı.Ancak uzun uğraşlar sonunda bu sorunları belirli başlıklar altında sitede yansıtmaya çalıştım. Sorunları önce başlıklar halinde sıralayacağım ve sonrada imkanlarım el verdiği ölçüde tek tek açıklamaya çalışacağım.

Mehmet AYAZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlama biçimi kutucuğundan Adı/Url 'yi seçerek, isminizi ve dilerseniz mail veya site adresinizi yazıp yorumunuzu gönderin. Yorumunuz Editör onayından geçerse yayınlanacaktır. Küfür, Hakaret, İftira ve SİYASİ içerikli yorumlar ve Adı Soyadı belirtilmeyen yorumlar yayınlanmıyacaktır. Surgucum