Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Fikret Karaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Diyanet İşleri Başkanlığı ve A tipi seyahat acentalarınca başkanlığın gözetiminde gerçekleştirilen hac organizasyonun, bu yılki hazırlıklarının büyük ölçüde tamamladığını söyledi.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Fikret Karaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Diyanet İşleri Başkanlığı ve A tipi seyahat acentalarınca başkanlığın gözetiminde gerçekleştirilen hac organizasyonun, bu yılki hazırlıklarının büyük ölçüde tamamladığını söyledi.
İlk hacı kafilesinin 30 Ekim Perşembe günü Medine'ye hareket edeceğini, 3 Aralıka kadar da tüm kafilelerin kutsal topraklara ulaşacağını anlatan Karaman, dönüşlerin de 13-20 Aralık tarihleri arasında gerçekleşeceğini kaydetti.
Kutsal topraklara gidecek kafile başkanları ve sağlık personelinin eğitiminin tamamlandığını belirten Karaman, hacı adaylarına il müftülüklerince verilen eğitimlerin de devam ettiğini söyledi. Karaman, eğitimlerde hacı adaylarına hem dini konularda hem de insani ilişkiler ve yolculukla ilgili bilgi verildiğini bildirdi.
Bu yıl hacı adaylarının daha rahat koşullarda konaklaması için odalarda kalan hacı sayısına kısıtlama getirdiklerini ifade eden Fikret Karaman, ''Geçen senelerde normal hac tipinde bir odada 8-10 kişi kalıyordu. Bu yıl hacıların lehine bir düzenleme yaptık. Normal bir tipte bir odada 5, normal iki tipte ise 7 kişi kalacak'' dedi.
-HACI ADAYLARINA GSM KARTI-
Hacı adaylarının Türkiye'deki yakınlarıyla rahat haberleşmesini sağlamak için Türk Telekom ile ortak bir çalışma yaptıklarını da bildiren Karaman, ''Bu yıl ilk defa hacı adaylarına Suudi Arabistan'da geçerli olan bir GSM kartı verilecek. Hacılarımız bu kartın numarasını yakınlarına bildirecek ve hac süresince onlarla rahat bir şekilde iletişim kurabilecek' diye konuştu.
Karaman, yurt dışı görüşmelerde arayana da aranılana da ücret yazıldığını, bunun da ülke ekonomisi için olumsuz sonuçları olduğuna dikkati çekerek, Türk Telekom ile yapılan çalışma sonrasında artık sadece arayan kişiye ücretlendirme yapılacağını belirtti. Karaman, ''Hacılarımızın Türkiye'yi aramaları büyük bir külfet oluyordu. Bu uygulamayla onları rahatlatacağımızı umuyoruz'' dedi.
-PAKET TAŞIMA DERDİNE SON-
Hacı adaylarının Suudi Arabistan'dan aldıkları hediyelik eşyaları Türkiye'ye ulaştırmak konusunda sorun yaşadıklarını anlatan Karaman, bu sıkıntıyı gidermek için PTT Genel Müdürlüğü ve Gümrük Müsteşarlığıyla ortak bir çalışma yapmayı planladıklarını söyledi.
Kutsal topraklarda vatandaşların satın aldıkları eşyaları teslim edecekleri istasyonlar kurmayı düşündüklerini anlatan Karaman, eşyaların Diyanet, PTT ve Gümrük Müsteşarlığından görevlilerin gözetiminde paketlenmesinin ve paketlerin 81 il ve ilçede hacıların kapılarına teslim edilmesinin öngörüldüğünü ifade etti. Karaman, bu uygulamanın cüzi bir hizmet bedeli olacağını da belirtti.
Hacı adaylarına günde 2 öğün yemek servisi uygulamasının devam ettiğini de kaydeden Karaman, buna ek olarak Arafat'ta da sıcak yemek dağıtmayı düşündüklerini, bu konudaki alt yapı çalışmalarının devam ettiğini bildirdi.
Fikret Karaman, şehit ailelerine kontenjan ayırdıklarını, hacca gitmek için başvuran ve kayıt sistemi içinde olan şehit eşi, anne ve babalarına öncelik tanıdıklarını belirterek, bu kapsamda bin şehit yakınının hacca gideceğini ifade etti.
-SAĞLIK HİZMETLERİ-
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Karaman, kutsal topraklarda hacı adaylarına yaklaşık 600 sağlık personelinin hizmet vereceğini, bir hastane, 3 sağlık merkezi ve 19 sağlık ocağında sağlık hizmeti sunulacağını ifade etti.
Mekke'de geçen sene açılan hastaneyi bu yıl revize ettiklerini ve eksik cihazları tamamladıklarını anlatan Karaman, ''Çok ağır ileri derecedeki vakalar için Suudi Arabistan'daki hastanelerle yaptığımız anlaşmalar var. Bu durumdaki hacılarımız, bizim doktorlarımız gözetiminde bu hastanelerde tedavi görüyor'' diye konuştu.
-''ZAMANLARINI DUA VE İBADETLE GEÇİRSİNLER''-
Hac döneminde kutsal toprakların bir insan denizini andırdığına işaret eden Fikret Karaman, hacı adaylarından din görevlilerinin rehberliğine dikkat etmelerini ve onlara uymalarını istedi.
Hac süresinin sınırlı olduğuna dikkati çeken Karaman, ''Hacı adaylarımıza, zamanlarını dua ve ibadetle geçirmelerini tavsiye ederim. Çarşı pazar gezerek enerjilerini harcamasınlar. Her şeyin en güzeli ve en iyisi zaten Türkiye'de var. Yaptıkları alışverişlerde abartıya kaçmasınlar'' dedi.
Hac kontenjanına da değinen Karaman, Türkiye'nin 70 bin kontenjanı olduğunu, ancak organizasyondaki düzen ve ülke itibarı nedeniyle bu kontenjanın belli bir oranda arttırıldığını söyledi.
Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına yaklaşık 16 binlik kota verildiğini bildiren Karaman, gurbetçi vatandaşların da Diyanet'in organizasyonuyla hac ibadetini gerçekleştirdiğini ifade etti.
-''HAC, GENÇLERE DAHA YAKIŞIR''-
Türk hacılarının yaş ortalamasının yüksek olduğunu da kaydeden Karaman, ''Ülkemizde de yaygın bir düşünce, genellikle yaşlandıktan sonra, orta yaşın üstündeki insanlar hacca gitmeyi tercih ediyorlardı. Son dönemlerde bu biraz biraz değişmeye başladı. Bu yıl hacı adaylarımızın yaş ortalaması 54'' diye konuştu.
Hacca gitmek için belli bir yaşa gelmeyi beklemenin doğru olmadığını vurgulayan Karaman, şöyle devam etti:
''Haccın temel şartları var. Bu temel şartları taşıyan bir insanın sadece (hareket alanım daralır) gibi bir düşünceyle hac farizasını geciktirmesi, yanlış bir düşüncedir. Aslında hac gençlere daha yakışır. Çünkü hac ibadeti bir namaz gibi, oruç gibi kolay bir ibadet değil. İşin yolculuk boyutu var. Fiziksel, bedensel olarak hareket kabiliyetine ihtiyaç var. Dolayısıyla bir gencin yaptığı hac ibadetiyle çok yaşlı birinin yaptığı hac ibadeti aynı olmaz.
Anadolu'da yaygın olan, 'Çocuklarımı evlendiririm, onları yetiştiririm, şu işlerimi hallederim, sonra hacca giderim', 'Ben hacca biraz daha geç gideyim de gittikten sonra artık emekli olayım, işimi bitireyim de evimden camiye camiden eve gidip geleyim' düşünceleri yanlış. Yarınla ilgili de hiç kimsenin bir pazarlığı yok. Hac bir insana farz olduğu andan itibaren o farzı yerine getirmeli. Bunu erteleme şeklindeki bir düşünce doğru değil. Halbuki hangi yaşta olursa olsun hacca gidip geldikten sonra yine sosyal ilişkilere, sosyal hizmetlere, topluma olan katkılara devam edilmeli, sorumluluk daha da artmalı.''
-KÜRESEL MALİ KRİZ-
Hac fiyatlarını, Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu'nun kararlaştırdığını anımsatan Karaman, 2008 yılı hac fiyatlarının yıl başında belirlendiğini söyledi. Küresel mali kriz nedeniyle ikinci bir düzenlemenin söz konusu olmadığını ifade eden Karaman, ''Aynı fiyatlar üzerinden hacılarımız bu ibadetlerini yerine getirecekler'' dedi.
Hacı adaylarının, bu ibadet için bütçelerini önceden hazırladıklarını ve harcamalarını ona göre yaptıklarını kaydeden Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Karaman, şu ana kadar kayıt yaptırmış hacılardan ekonomik olumsuzluklar nedeniyle gidemeyecekleri yönünde bir beyan gelmediğini sözlerine ekledi.
www.mardinmuftulugu.gov.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlama biçimi kutucuğundan Adı/Url 'yi seçerek, isminizi ve dilerseniz mail veya site adresinizi yazıp yorumunuzu gönderin. Yorumunuz Editör onayından geçerse yayınlanacaktır. Küfür, Hakaret, İftira ve SİYASİ içerikli yorumlar ve Adı Soyadı belirtilmeyen yorumlar yayınlanmıyacaktır. Surgucum