11 Mart 2009

Kaybeden değil, kazanan biz olalım...

http://www.mardinlife.com/haberler/resimler/nezirbuyuk.jpg
Siyasi literatürde klasik olarak kullanılan ancak sosyolojik olarak doğru olmayan bir söz var. “Taş koysak ta seçimi alırız. Millet bizden başkasına oy vermez.” 1960’tan sonraki Türkiye siyasi yaşamında yüksek oy alan siyasi partilerin veya adayların bir sonraki dönemde vatandaşların tercihiyle tarih sahnesinden tamamen silinebildiklerini çok iyi biliyoruz.

Bu sözün geçerliliğinin belirli bir zaman sürecinde olduğu ve kırılma naftasından sonra hükümsüz kaldığını silinen partilerden çıkarabiliyoruz.

Siyasi partilerin güçlü oldukları yerlerde “Taş da odun da koysak seçimi alırız veya birçok yerde iddia edildiği gibi ceketimizi assak belediyeyi kazanırız.” gibi etkilerle oluşan tepkilerin 29 Mart seçimlerinde kırılma noktası olacağını düşünüyorum.

Biliyorsunuz 22 Temmuz 2007 seçimlerine Türkiye çok farklı bir psikoloji ile girmişti. Cumhurbaşkanı seçimindeki 367 yapay engelinden dolayı halkın kendi egemenliğini başka odaklara teslim etmeme adına sağduyulu davranmış ve bunu sandığa yansıttı. Fakat 29 Mart tarihinde yapılacak seçimin bu psikolojiden çok farklı geçeceğini düşünüyorum. Bu seçimler aslında birçok parti ve şahıs için ölüm kalım savaşına dönüşmüş durumda. Bu siyasi atmosfer tüm Türkiye’de olduğu gibi Mardin’de de çok çetin geçecek. Bu çekişmenin en büyük sebeplerinden biri de aday belirleme sürecinde meydana gelen “güç savaşları”dır.Bu güç savaşında söz sahibi kişilerin kendilerine yakın isimleri listelere koyma ve seçimden sonraki hesaplara göre davranmalarıdır.Tabii ki bu yaklaşımlar partiler içinden farklı seslerin çıkmasına ve çatlakların oluşmasına sebep olmuştur.Fay hatlarındaki ani ve derin çatlakların ne gibi yıkıntılara sebep olacağı 30 Mart tarihinde daha net olarak görülecektir. Bu süreçte, daha önce emek harcayıp partileri için her şeyi yapmaya hazır olan birçok insanın kararsız seçmen olmasına sebep olmuştur. Bu fay hatlarını görüp önlem alan partiler bu kararsız oyların toplanma merkezi olabilir. Tabii ki hatalarını fark eden ve samimice tabanına kucak açan kişi ve oluşumların adım atmalarına bağlıdır. Kültürümüzde çok anlamlı bir söz vardır.’’Bana bir adım atarsan sana koşarak gelirim.’’Bu adım çok önemlidir. Bu adımı atabilenler kazanacaktır. Bu adımlar atılmadığı durumda oluşabilecek olumsuzluklarla ilgili 30 Mart tarihinden sonra partilerde ciddi bir hesaplaşma dönemi başlayacaktır. Bu hesaplaşmaların nelere ve kimlere mal olacağını şimdiden kestirmek zordur. ‘’Günah Keçileri’’ ile mi geçiştirilir yoksa adalet yerini mi bulur bekleyip göreceğiz. Bu süreçte bile bu senaryolar konuşuluyor. Seçime sayılı günler kalmış olmasına rağmen seçim havasının olmamasının en büyük sebebi de bu gergin ve moralsiz ortamın varlığıdır.

Temennimiz hangi partiden olursa olsun seçileceklerin Mardin için çalışmaları, kişisel duygu ve hesaplarla güçlerini heba etmemeleridir. Mardin aşkıyla hareket etmeleri ve geride kalan kırgınlıklara takılmadan tüm vatandaşlarımıza hizmet bilinciyle çalışmalarıdır.

Son olarak taşların ve ceketlerin yerine kazanan Mardin olsun diyorum….

* * *
Bakan Şimşek’in taşıdığı inanç

Biliyorsunuz önceki gün ilimize gelen ve aynı zamanda hemşerimizde olan ekonomiden sorumlu devlet bakanı Mehmet Şimşek’in STK temsilcileri ve işadamları ile bir araya gelerek Türkiye’nin ekonomisini değerlendirdiği toplantıda çizdiği tabloyu ve bakanın tarif etmeye çalıştığı ülkeyi hayal ettim. Hayalimde canlanan tabloda Şimşek’e göre ekonomi tıkırında gidiyordu, yatırım açısından Türkiye her geçen gün daha da cazipleşiyor ve kısa dönemdeki pürüzlere değil uzun vadedeki gelişmelere bakılması gerektiğini söylüyordu.

Bakanın toplantıdaki sözlerini fazlasıyla iyimser buldum. Birçok noktada haklıydı. Verdiği rakamlar doğruydu ama Şimşek olayları içinde bulunduğumuz siyasi krizi yok farz ederek betimliyordu. Ben bu değerlendirmesini, onun Türkiye'ye olan inancından kaynaklandığına kanaat getirdim. Her sorunun üstesinden ancak inançla azimle çıkılacağına inanan biri olarak Sayın Bakan’ın taşıdığı bu inancı öncelikle bütün AK Partililerin de taşıması gerektiğine inanıyorum.

* *
Adaylara Uyarı

Yazımın sonunda seçim sürecinde dikkat ettiğim ve birçok okurumuz tarafından gündeme getirilen birkaç noktayı sizinle paylaşmak istiyorum. Öncelikle huzur ve sükûnetin her dem hâkim olduğu ilimizde seçmenin de oylarını bu yönde kullanacağına olan inancımız devam ediyor. DTP adayına destek olmak üzere ilimize gelen Hüsnü Kaplan’ın hizmet müjdesi vermesine kendisine “Attığınız taş, ürküttüğün kurbağaya değmeli” düşüncesinden hareketle halkı ürkütmemeleri konusunda uyarılarda bulunmuştuk.

Aynı yönde başka bir uyarıyı da AK Parti’nin Belediye Başkan adayı olan Beşir Ayanoğlu’na yapıyoruz. Belediye ve İl Genel Meclis listelerindeki tartışmaları es geçerek, adının açıklanmasıyla etrafını çeviren ve halkla bütünleşmesini engelleyen “denenmiş ve antipati toplayan” grubun sarmaladığı zinciri kırması ile daha büyük başarılara imza atacağını düşünüyorum. Ayanoğlu’nun çevreleyen grup, kendisinin mütevazı ve alçak gönüllüğü üzerinden ön plana çıkma çabaları ise herkes tarafından tepki ile karşılanıyor.

* * *
Görüntü Kirliliğine dikkat!

22 Temmuz’da yapılan genel seçimlerde sınıfta kalan siyasi partiler 29 Mart’ta yapılacak seçimlerde de çevre kirliliği konusunda onca uyarıya rağmen yine ihlal ettiklerini görüyoruz.

Seçim propagandalarında ses kirliliğine sebep olan ve belediye başkan adaylarının 'koz'larından biri de seçim araçları. Seçim otobüs ve minibüsleri, şehrin bütün sokaklarını gezerek partilerin marşlarını çalarak, propaganda konuşmaları yapıyor. Yüksek sesteki müzik ve konuşmalar, özellikle Yenişehir’de ikamet eden vatandaşların adeta kâbusu oldu.

Son olarak bütün partileri üzerlerine düşen sorumluluğun bilinci ile hareket ederek görüntü kirliliğine sebep olan afiş ve bayraklarını toplattırmaları çağrısında bulunuyorum.
www.mardinlife.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlama biçimi kutucuğundan Adı/Url 'yi seçerek, isminizi ve dilerseniz mail veya site adresinizi yazıp yorumunuzu gönderin. Yorumunuz Editör onayından geçerse yayınlanacaktır. Küfür, Hakaret, İftira ve SİYASİ içerikli yorumlar ve Adı Soyadı belirtilmeyen yorumlar yayınlanmıyacaktır. Surgucum