Hasankeyfi Yaşatma Girişiminden İtiraz

Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi tarafından yapılan yazılı basın açıklamasında Ilısu barajının yapımı halinde sular altında kalacak olan Hasankeyf için Raman dağları eteğinde belirlenen yeni yerleşim alanın Bayındırlık ve iskân Bakanlığı tarafından onaylandıktan sonra 30 günlük itiraz süresi için askıya çıkarıldığı belirtildi.

Mecburi iskân’a tabi tutulmaya çalışılan Hasankeyf halkının talepleri görmezden gelindiği ileri sürülen açıklamada “alınan karar nedeni ile Hasankeyflilerin yeni yerleşim yerine taşınmayacakları konusunda kararlı oldukları bilinmesine rağmen hala baraj projesinde ısrar edilmesi düşündürücüdür. Hasankeyf Halkına reva görülen yeni yerleşim alanı bulunduğu bölgenin neolitik çağa ait bir yerleşim alanı olduğu bilinmektedir. Burada arkeolojik yüzey araştırma ve sondaj çalışmaları bağımsız bir bilim kurulu tarafından yapılmadan yeni yerleşim alanı olarak belirlenmesi doğru bir yöntem değildir.” Denildi.

Yeni yerleşim alanı olarak uygun görülen yerin bir cephesinin dağlık alan olması nedeni ile hava sirkülâsyonunun yeteri kadar olmayacağı gibi sel taşkını, heyelan risklerinin de bulunduğu ifade edilen açıklamada . söz konusu alanın insan yaşamı için uygun bir yer olmadığı vurgulandı.

Baraj suyu seviyesinin düşmesi ile birlikte oluşacak bataklık haşerelerin üreme merkezi haline dönüşeceği, balçıktan kaynaklı pis kokular yayılacağı ve bunun da başta sıtma olmak üzere çeşitli hastalıklara neden olacağı ileri sürülen açıklamada “ Yerleşim alanının baraj gövdesine yakın inşa edilmesi aşırı derecede nem ve rutubete sebebiyet verecektir. Mevcut yerleşim yerinin Hasankeyf Ören yerine zarar vermesinden dolayı barajın yapılıp yapılmamasına bakılmaksızın sit alanı içerisindeki konutların boşaltılıp yıkılması ve buranın milli park olarak ilen edilmesi bizim ve bilim adamlarının öncelikli talebidir. Taşınma işlevi yapılırken de Hasankeyf halkının mağdur edilmemesi için uygun görülecek yeni yerleşim yeri insan sağlığı, kentin gelişimi, doğal afetler açısından riskli bir yer olmamalıdır. Geçmişte yaşandığı gibi Hasankeyf halkını sıkıntıya sokacak bir uygulama devlet eli ile tekrarlanmaya çalışılıyor. Tıpkı 1967 yılında Hasankeyf’teki ören yeri üzerine devlet tarafından 200 konut yapıldığı gibi şimdide tarihi bir alan üzerinde binalar inşa edilmesi planlanıyor. Bu yanlışa dur denilmesi içinde başta Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulu genel müdürlüğü ve Diyarbakır kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulunu göreve davet ediyoruz.

Hasankeyf yaşatma girişimi olarak yeni yerleşim yeri ile ilgili itirazımızı Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulu genel müdürlüğüne, Diyarbakır kültür ve tabiat varlıklarını koruma kuruluna ve Batman Valiliği İl Özel İdaresine yapacağız.

Başta Hasankeyf Belediyesi olmak üzere sorumlu tüm kurumları iş işten geçmeden önce konu ile ilgili duyarlı olmaya davet ediyoruz.” Denildi.