Uvea dokusunun iltihabına üveit denir.Tedavide başarıyı arttıran en temel faktörler erken teşhis, düzenli takip, uyumlu hasta hekim ilişkisi ve doğru tedavidir. Bu şartlar sağlandığında çoğu kez göz kurtarılabilir.
Uvea, artık gözün ayrı bir uzmanlık alanı olarak kabul edilmektedir. Uvea ile ilgili hastalıkların tanı ve tedavisi, immunoloji (bağışıklık bilimi) ve genetik dallarındaki giderek artan gelişmelerle desteklenmektedir.
Tedavi tamamlansa bile, hasta en az üç ayda bir izlenmelidir. Hastalık sessiz olarak tekrarlayabileceğinden, kontrollere ara verilmemesi gerekir. Diğer organlarla ilgili farklı belirtiler hakkında da göz doktoruna bilgi verilmesi şarttır. Örneğin ağızda aft oluşu, ciltteki lekeler, romatizmal belirtiler…
Göz yuvarlağının ortasında bulunan jel benzeri maddenin çevresini 3 tabakadan oluşan bir kılıf sarar. Ortadaki tabaka, UVEA’dır. Uvea’nın iltihabına ÜVEİT denir. Üveit, gözün, uvea adını verdiğimiz iris, koroid ve kirpiksi cisimden oluşan tabakalarının hepsini veya birini etkileyebilir.
Bu durum mikroplara bağlı iltihaplarla karıştırılmamalıdır. Üveit, bir virüs ya da mikrop nedeniyle başlamış olsa bile, aslında bu mikrobun veya virüsün bağışıklık yanıtını değiştirmesiyle oluşan bir durumdur.
Bu sebeple üveit son derece karmaşık bir hastalıktır ve her hastada farklı bir seyir izleyebilir. Tedavisi de hastalığın seyri gibi kişiye özeldir. Uygulanacak tedavide ilacın dozunun, uvea konusunda uzman ve tecrübeli hekimler tarafından belirlenmesi şarttır.
9 Ekim 2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlama biçimi kutucuğundan Adı/Url 'yi seçerek, isminizi ve dilerseniz mail veya site adresinizi yazıp yorumunuzu gönderin. Yorumunuz Editör onayından geçerse yayınlanacaktır. Küfür, Hakaret, İftira ve SİYASİ içerikli yorumlar ve Adı Soyadı belirtilmeyen yorumlar yayınlanmıyacaktır. Surgucum