Artuklu Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay, düne kadar sadece hastalarının tanıdığı bir doktordu; ama şimdi onu bütün Türkiye tanıyor. "Düne kadar lösemi tedavi ediyordum," diye söze başlayan Omay, Mardinli bir müderris ailesinin Ankara'da büyüyen çocuğu. Prof. Dr. Omay'la, geçici makamında konuştuk.
- Etnik kökeninizi öğrenebilir miyiz ?
- Evet; dedelerim Mardin'in ünlü medrese hocalarıydı, etnik olarak, köklerimde Türklük de var, Kürtlük de, Araplık da...
- Mardin'de üniversite fikri nasıl oluştu?
- 10 yılı aşkın zamandır çaba harcıyorduk, bunun için dernek bile kurmuştuk, ben de aktif üyelerinden biriydim. Mardin, 20. Yüzyıl'ın ilk çeyreğine kadar çok büyük bir bilim merkeziydi, tam 13 medrese vardı. Cumhuriyet'in sınırlarının çizilmesi ve ekonomik-politik şartların değişmesiyle, burada bir gerileme yaşandı, göç vermeye başladı, bu da ilmbir duraklamaya neden oldu. Bu üniversite biz Mardinli aydınlar için, Mardin'in yeniden dirilişinin bir parçası...
- Kuruma ilişkin hayalleriniz neler?
- Burası yukarı Mezopotamya; medeniyetlerin iç içe geçtiği bir bölge. Bu vadide aynı nüfus yapısı dağılmış durumda. Yani Türklerin, Kürtlerin, Arapların, Ermenilerin, Süryanilerin yaşadığı topraklar buralar. Bu kültürlerin de ayrı din ve dilleri var. Klasik fakülteler yerine, Mardin'de bir sosyal bilimler üniversitesi yaratmak istiyorum. Sosyal bilimlere önem verilmemesi Cumhuriyet'in çok önemli bir problemidir. Sosyal meselelerle bilimsel olarak ilgilenilmezse, o meselelerden komplikasyon çıkar. Her vilayette birbirinin kopyası üniversiteler kurmak yerine, tematik üniversiteler kurulması gerek. O anlamda da Şarkiyat Enstitüsü, Doğu Dinleri ve Dilleri kürsüleri gibi bir projem vardı. Bu proje için yıllardır, hatta öğrencilik yıllarımdan beri çalışıyorum. Allah da böyle bir imkân verdi, yapmaya çalışacağım.
- Bu kürsünün kurulması bölgenin sosyo kültürel yapısına nasıl katkıda bulunacak?
- Burada Kürt, Arap, hatta Yahudi çocukları bile eğitim görmek isteyecek. Ayrıca halklar arasında toplumsal barışın oluşmasına katkıda bulunacak. Askeri ve siyasi tedbirlerle bu iş çözülmüyor; ilim olmayan yerde cehalet oluyor, vahşet oluyor. Bir yere ilim girerse, oraya medeniyet geliyor. Bunun için geç kalındı.
- Üniversitede kürsüsü olan bir bölümün önceli olan eğitim kurumlarında böyle bir eğitim yok, nereden öğrenci bulacaksınız?
- Diyelim ki şu anda hükümet bir kanun çıkardı, okullara Kürtçe dersi koydu -ki bunun da bir an önce yapılması lâzım- peki bunun hocaları nerede yetişecek? Demek ki önce bunun hocalarını yetiştirmek lazım.
- Kürtçe TRT kanalına bile kadro yok...
- Nereden bulacaklar, kim yapacak? Halk Kürtçesiyle nereye kadar öğretilebilir? Kürtçe kurslar da bu yüzden işleyemedi, çünkü bu işin ilmini yapan, profesyonel eğiticiler yoktu.
- Öğrencilerinize bunu kim öğretecek?
- Yüksek lisans ve doktora yapacaklar. Nerede varsa oraya göndereceğiz. San Petersburg'a, Sorbonne'a, İsveç'e gidecekler ve öğrenecekler. Sonra da gelecekler burada çocuklara öğretecekler.
- İnsanların kendi dillerini başka yerlerde öğrenmek zorunda olmaları acı değil mi?
- Bu, yanlış politikanın sonucu. Acı bir şey, ama vaka bu. Bu böyle diye yapmamak mı lazım? Hayır, bir yerden başlamak lâzım.
- Projeniz ne zaman olgunlaşacak?
- Bir-iki aya kadar YÖK'e takdim edeceğim. Zaten Türk dili edebiyatı kürsüsü var, buna ek olarak, Arap, Kürt, Fars, Süryani dili ve edebiyatlarıyla ilgili de bölümler olacak. Bütün doğu dinlerinin yanı sıra, Aramice, Sümerce, İbranice de öğretmek istiyoruz.
Mardinlife.com
- Etnik kökeninizi öğrenebilir miyiz ?
- Evet; dedelerim Mardin'in ünlü medrese hocalarıydı, etnik olarak, köklerimde Türklük de var, Kürtlük de, Araplık da...
- Mardin'de üniversite fikri nasıl oluştu?
- 10 yılı aşkın zamandır çaba harcıyorduk, bunun için dernek bile kurmuştuk, ben de aktif üyelerinden biriydim. Mardin, 20. Yüzyıl'ın ilk çeyreğine kadar çok büyük bir bilim merkeziydi, tam 13 medrese vardı. Cumhuriyet'in sınırlarının çizilmesi ve ekonomik-politik şartların değişmesiyle, burada bir gerileme yaşandı, göç vermeye başladı, bu da ilmbir duraklamaya neden oldu. Bu üniversite biz Mardinli aydınlar için, Mardin'in yeniden dirilişinin bir parçası...
- Kuruma ilişkin hayalleriniz neler?
- Burası yukarı Mezopotamya; medeniyetlerin iç içe geçtiği bir bölge. Bu vadide aynı nüfus yapısı dağılmış durumda. Yani Türklerin, Kürtlerin, Arapların, Ermenilerin, Süryanilerin yaşadığı topraklar buralar. Bu kültürlerin de ayrı din ve dilleri var. Klasik fakülteler yerine, Mardin'de bir sosyal bilimler üniversitesi yaratmak istiyorum. Sosyal bilimlere önem verilmemesi Cumhuriyet'in çok önemli bir problemidir. Sosyal meselelerle bilimsel olarak ilgilenilmezse, o meselelerden komplikasyon çıkar. Her vilayette birbirinin kopyası üniversiteler kurmak yerine, tematik üniversiteler kurulması gerek. O anlamda da Şarkiyat Enstitüsü, Doğu Dinleri ve Dilleri kürsüleri gibi bir projem vardı. Bu proje için yıllardır, hatta öğrencilik yıllarımdan beri çalışıyorum. Allah da böyle bir imkân verdi, yapmaya çalışacağım.
- Bu kürsünün kurulması bölgenin sosyo kültürel yapısına nasıl katkıda bulunacak?
- Burada Kürt, Arap, hatta Yahudi çocukları bile eğitim görmek isteyecek. Ayrıca halklar arasında toplumsal barışın oluşmasına katkıda bulunacak. Askeri ve siyasi tedbirlerle bu iş çözülmüyor; ilim olmayan yerde cehalet oluyor, vahşet oluyor. Bir yere ilim girerse, oraya medeniyet geliyor. Bunun için geç kalındı.
- Üniversitede kürsüsü olan bir bölümün önceli olan eğitim kurumlarında böyle bir eğitim yok, nereden öğrenci bulacaksınız?
- Diyelim ki şu anda hükümet bir kanun çıkardı, okullara Kürtçe dersi koydu -ki bunun da bir an önce yapılması lâzım- peki bunun hocaları nerede yetişecek? Demek ki önce bunun hocalarını yetiştirmek lazım.
- Kürtçe TRT kanalına bile kadro yok...
- Nereden bulacaklar, kim yapacak? Halk Kürtçesiyle nereye kadar öğretilebilir? Kürtçe kurslar da bu yüzden işleyemedi, çünkü bu işin ilmini yapan, profesyonel eğiticiler yoktu.
- Öğrencilerinize bunu kim öğretecek?
- Yüksek lisans ve doktora yapacaklar. Nerede varsa oraya göndereceğiz. San Petersburg'a, Sorbonne'a, İsveç'e gidecekler ve öğrenecekler. Sonra da gelecekler burada çocuklara öğretecekler.
- İnsanların kendi dillerini başka yerlerde öğrenmek zorunda olmaları acı değil mi?
- Bu, yanlış politikanın sonucu. Acı bir şey, ama vaka bu. Bu böyle diye yapmamak mı lazım? Hayır, bir yerden başlamak lâzım.
- Projeniz ne zaman olgunlaşacak?
- Bir-iki aya kadar YÖK'e takdim edeceğim. Zaten Türk dili edebiyatı kürsüsü var, buna ek olarak, Arap, Kürt, Fars, Süryani dili ve edebiyatlarıyla ilgili de bölümler olacak. Bütün doğu dinlerinin yanı sıra, Aramice, Sümerce, İbranice de öğretmek istiyoruz.
Mardinlife.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlama biçimi kutucuğundan Adı/Url 'yi seçerek, isminizi ve dilerseniz mail veya site adresinizi yazıp yorumunuzu gönderin. Yorumunuz Editör onayından geçerse yayınlanacaktır. Küfür, Hakaret, İftira ve SİYASİ içerikli yorumlar ve Adı Soyadı belirtilmeyen yorumlar yayınlanmıyacaktır. Surgucum